[1*] Bu alıntı, Fransız tuğamirali Chevalier de Panat'nın 1796 yılında yazdığı bir mektuptaki bir söze anıştırmadır. Devrimden hiçbir ders alamayan Fransız kralcılarından sözeden tuğamiral, şöyle yazıyordu: "Kimse ne bir şey unutabildi, ne de bir şey öğrenebildi." -Ed.
[2*] Rudolf Virchow'un, 22 Eylül 1877 günü Münih'te, Alman doğabilimci ve hekimlerinin 50. Kurulunda verdiği söyleve anıştırma. Bkz: Virchow, Die Freiheit der Wissenschaft im modernen Staat.... Berlin 1877, s. 13. -Ed.
[3*] Dr. Schweninger, 1881 yılından beri Bismarck'ın özel hekimi idi ve bu nedenle 1884'te üniversiteye profesör atandı. -Ed.
[4*] Sözkonusu yapıt için, bkz: Ütopik Sosyalizm ve Bilimsel Sosyalizm, Sol Yayınları, Ankara 1993. -Ed.
[5*] Tarımsal kimya irdelemesine girişinde, Liebig şöyle yazar: "Kimya, çok hızlı ilerlemeler yapıyor ve treni izlemek isteyen kimyacılar, sürekli bir ses değişimi durumu (état de mue) içinde bulunuyorlar...... Justus von Liebig, Dies Chemie in ihrer Anwendung auf Agricultur und Physiologie, 7. baskı, Brunswick 1862, s. 26. -Ed.
[6*] Amerika'da yaşayan sosyal-demokrat H. W. Fabain, 6 Kasım 1880 günü, Marks'a şöyle yazmıştı: "Her ne denli Bay Engels, birçok durumda kök eksi bir'in kesin matematik işlemlerin zorunlu sonucu olduıunu düşünüyorsa da, gerçeğin sıkı felsefi teorisi anlamında, kök eksi bir kavramının mantıksal bir ucube olduğunu anımsatmak gerek, çünkü olumsuz bir varoluşu bilmek, düpedüz olanaksızdır..." -Ed.
[7*] Düşüncesiz Karl Vogt'çular sürüsü ile birlikte, eski doğa felsefesine saldırmak, onun tarihsel anlamını değerlendirmekten çok daha kolaydır. Eski doğa felsefesi, önemli bir anlamsızlık ve düşlem payı içerir, ama aynı çağdaki görgücü (empiriste) doğalcıların felsefi-olmayan teorilerinden daha çok değil; ve evrim teorisinin yayılmasından bu yana, eski doğa felsefesinin de hayli anlam ve bilgi içerdiği anlaşılıyor. Böyle olduğu içindir ki Haeckel, Treviranus ve Oken'in değerini kabul etmekte yerden göğe değin haklıydı. [Bkz: Dördüncü Konferans: Ernst Haeckel, "Goethe ve Oken'e göre Evrim Teorisi", Natürliche Schöpfungsgeschichte.... 4. baskı, Berlin 1873, s. 83-88.] İlkel sümüksü maddesi ve ilkel kabarcığıyla Oken, biyolojide kendisinden sonra protoplazma ve hücre olarak keşfedilen şeyi, konut (postulat) olarak koyar. Hele Hegel'e gelince, o birçok bakımdan, temellerinde bir güç —yerçekimi gücü, yüzebilme gücü, elektrik kontak gücü vb.—, ya da eğer bu olanaksızsa, bilinmeyen bir töz, ışıksal töz, ışısal töz, elektrik tözü vb. varsaydıkları zaman, bütün anlaşılmamış olayları açıkladıklarına inanan görgücü çağdaşlarından çok ilerdedir. Sanal tözler şimdi aşağı yukarı ortadan kaldırıldı ama Hegel tarafından savaşılan güçlerin şarlatanlığı, örneğin Helmholtz'un 1869 Irınsbruck söylevinde, kendini sık sık göstermeye sevine sevine devam ediyor (bkz: Helmholtz, Populäre Vorlesungen, II. fasikül, 1871, s. 190). [Bkz: Engels, "Hareketin Temel Biçimleri", Doğanın Diyalektiği.] İngiltere'nin şan ve zenginliğe boğduğu Newton'un —18. yüzyıl Fransızlarından müdevver— tanrılaştırılması karşısında Hegel, Almanya'nın açlıktan öldürdüğü Kepler'in, modern gök cisimleri (yıldızlar) mekaniğinin gerçek kurucusu olduğunu ve nevtoncu evrensel çekim yasasının, daha önce Kepler'in üç yasası içinde ve hele üçüncüsünde açıkça bulunduğunu vurguladı. Hegel'in Doğa Felsefesi, s. 270 ve eklerinde birkaç basit denklem aracıyla gösterdiği şey (Hegels, Werke, 1842, c. VII, s. 98 ve 113-115), Gustav Kirchhoff'un yapıtında, en yeni matematik mekaniğin sonucu olarak yeniden ortaya çıkıyor; Matematik Fizik Dersleri, 2. baskı, Leipzig 1877, s. 10, hem de özünde ilk olarak Hegel tarafından açımlanan biçime benzer basit bir matematik biçim altında. Modern komünizm karşısında ütopyacılar neyse, bilinçli olarak diyalektik doğa bilimi karşısında doğa felsefecileri de odur. [F.E.]
[8*] Kant, kendi nebula teorisini 1755 yılında Königsberg ve Leipzig'de adsız olarak çıkan bir yapıtta açıklamıştır: Allgemeine Naturgeschichte und Theorie des Himmels... -Ed.
[9*] Engels burada, Doğanın Diyalektiği'ni haber veriyor. Marks'ın, 1.000 sayfayı aşkın matematik elyazmaları, yakın zamanlarda yayımlanmıştır. -Ed.
[10*] Burada, 1869'da gazların kritik durumunu irdeleyen İngiliz fizikçi Thomas Andrews'un, 1877'de oksijenin yoğunlaştırılabilir olduğunu tanıtlayan Fransız fizikçi Louis-Paul Cailletet'nin ve gazların sıvılaşmasına çalışan İsviçreli fizikçi Raoul Pictet'nin çalışmaları sözkonusudur. -Ed.
[11*] Birinci durumda, Ornitornik (Avusturalya'da yaşayan, ördek gagalı bir tür memeli hayvan -ç.), ikinci durumda ise Arkeopterix (ikinci çağın ikinci döneminde yaşamış, bir tavuk iriliğinde, bazı sürüngen nitelikleri gösteren, bilinen ilk kuş) sözkonusu. -Ed.
[12*] Virchow: Vorlesungen über Patyologie, c. I: Die Cellular- Pathologie in Ihrer Begründung auf physiologische und pathologische Gewebelehre, 3. baskı, Berlin 1862 , s. 15-16. -Ed.
[13*] İşte Fransız Devrimi üzerine olan parça: "Hukuk fikri, hukuk kavramı birdenbire değer kazanıyor ve buna karşı, eski haksızlık yığını direnemiyordu. Hukuk fikri üzerindedir ki şimdi bir Anayasa yükseliyor ve artık her şeyin bu temele dayanması gerekiyordu. Güneş gökkubbede parladığı ve gezegenler onun çevresinde döndüğü günden beri, insanın baş, yani fikir üzerinde dikeldiği ve gerçekliği, fikrine göre kurduğu görülmemişti. Usun dünyayı yönettiğini ilk olarak Anaxagoras söylemişti: ama oradan, fikrin tinsel gerçekliği yönetmesi gerektiğini kabul etmeye, insan ancak şimdi varmış bulunuyor. Böylece bu, göz kamaştırıcı bir gün doğuşu oldu. Bütün düşünen varlıklar bu çağı hep birlikte kutsadı. Tanrısalın acun ile uzlaşması sanki ilk kez görülüyormuş gibi, o çağda yüksek bir heyecan hüküm sürdü, bir ruh coşkunluğu bütün dünyayı titretti." (Hegel, Tarih Felsefesi, 1840, s. 535). — Muteveffa profesör Hegel'in devrimci örgütlerinin temsil ettiği genel tehlikeye karşı anti-sosyalist yasayı harekete geçirmenin tam da sırası değil mi? [Ütopik Sosyalizm ve Bilimsel Sosyalizm için Engels'in notu.]
[14*] Thomas More'un, 1516 yihnda yayımlanan Ütopya'si ile Campanella'nin 1613 yılında yayımlanan Güneş Kenti sözkonusudur. -Ed.
[15*] Tersine -ç.
[16*] Laplace'in yapıtı: Acun Sisteminin Sergilenmesi, 1795-1796'da yayınlandı. Evrende akkor durumunda bir gaz tözünün varoluşu, 1859'da Kirchhoff ve Bunsen tarafından bulgulanan spektral çözümleme (tayf çözümlemesi) yöntemlerinden yararlanarak, 1864 yılında İngiliz gökbilimci William Higgings tarafından tanıtlandı. Bkz: Antonio Secchi, Die Sonne..., Brunswick 1872, s. 787, 789-790. -Ed.
[17*] Force de travail teriminin işgücü olarak çevrilmesi tam anlamıyla bir galat-ı meşhur durumuna geldi. Ne var ki bu galat-ı meşhuru, gene eskilerin dediği gibi, lûgat-ı fasihten evlâ saymak olanaksız. Çünkü işgücü, tastamam main d'œuvre karşılığı olarak, iktisat ve istatistik yazınımıza girmiş bulunuyor. Tam bir kesinlik alanı olması gereken teorik alanda herhangi bir karışıklığa yol açmamak için, bundan böyle force de travail teriminin işgücü olarak değil, emek-gücü olarak çevrilmesini öneriyorum. -ç.
[18*] Fourier'nin toplumsal sisteminde, geniş üretim birliği. -ç.
[19*] Fou = deli. -ç.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.